Karaciğer tehlikesi ...

Son zamanlarda sık duyar olduk adını karaciğer yağlanmasının.Tüketim arttıkça o da hızla artıyor maalesef. Her ne kadar karaciğer hastalığı dendiğinde akla siroz gelse de gerçekte en sık karşılaşılan hastalık karaciğer yağlanmasıdır...Toplumun en az %20 sinde görülüyor.
          Normalde karaciğerimizde yaklaşık % 5 miktarında yağ vardır.Bu miktarın artmasına steatoz yani karaciğer yağlanması denir.Yağlansın ne olacak ki diyebilirsiniz.Bakın neler oluyor:
          Karaciğerimiz vücudumuzun en büyük ve en çalışkan organı.Kanımızın kimyasını düzenlemekten,vücudun temizliğinden,boşaltımından tutun şeker ve yağ dengesine kadar birçok önemli olaydan sorumludur.Böyle bir organı devre dışı bırakmayı kimse istemez değil mi?
          Neden yağlanıyor karaciğer bir bakalım:
          Karaciğer yağlanmasının nedenleri temel olarak alkole bağlı (alkolik karaciğer yağlanması) veya alkol dışı diğer nedenler (non-alkolik karaciğer yağlanması) olarak ikiye ayrılır:
          Alkol en önemli neden ve alkole bağlı karaciğer hastalıkları yağlanmadan başlayıp siroza kadar  gidebilen bir spektrumda gelişiyor.Fakat alkole bağlı olmayan yağlanmalar çok daha yaygındır ve bunun hepimizi ilgilendiren sebepleri var:
          1.Obezite(Son zamanların virüsü diyebiliriz ona.)
          2.Kontrol edilmemiş Diabetes Mellitus(Şeker Hastalığı)
          3.Hiperlipidemiler(Yani kanda yağ artışı)
          4.Kronik açlık ve hızlı kilo kaybı.(Yeme bozuklukları:Anoreksia,bulimia)
          5.Uzun süreli parenteral(damar yolu ile) beslenme
          5.Diğer nedenler
          Bir belirtisi var mı bu hastalığın diyebilirsiniz.Maalesef direkt olarak söyleyebileceğimiz bir belirti yok.Ancak aşırı alkol tüketiyorsanız, aşırı yağlı besleniyorsanız ve kilonuz fazlaysa adaylığınızı ilan etmişsiniz demektir.Yine de karaciğer yağlanmasına işaret eden bazı belirtiler vardır.Bazen karnın sağ üst tarafında dolgunluk hissi, halsizlik, çabuk yorulma gibi belirtiler görülebilir.Alkole bağlı olanlar dışında klinik seyir daha yavaş gidişlidir.Ancak bunlarda da ilerleyici karaciğer hastalığı ve siroz görülebilir.Bu gibi şikâyetleri olmayan insanlarda normal bir fizik muayene ile (eğer karaciğerde yağlanmaya bağlı büyüme meydana gelmemişse) karaciğer yağlanması tespit edilemeyebilir.
         Tedavide en önemli pay yine hastaya düşüyor.Yaşam tarzını değiştirmek bol yürüyüş,egzersiz,yağlı ve şekerli yiyeceklerden uzak durmak büyük oranda iyileşme sağlar.Yani küçük önlemlerle büyük sorunlardan kurtulmak mümkün.İşte Amerikan Karaciğer Vakfı'nın karaciğerimizi korumamız için bize sunduğu öneriler:
•Gereksiz ilaç kullanmayın (değişik kimyasal maddeler karaciğerinize zararlı olabilir).
•Doktorunuzun önerisi dışında ilaçları karıştırmayın (bazıları birlikte alındığında karaciğerinize hasar verebilir).
•Alkol tüketiminize dikkat edin.
•Alkol ile diğer ilaçları birlikte kullanmayın.
•Nefesle aldığınız maddeler de karaciğeriniz tarafından zararsız hale getirilir. Böcek ilaçları, boya spreyleri vb. de solunum yolu ile vücudunuza girip karaciğerinize zarar verebilir. Bu gibi maddeleri solumamaya özen gösterin.
•Yağlı besinlerden kaçının
•Dengeli beslenin. Her besin grubundan (süt, et, tahıl ve sebze-meyve) tüketirseniz ihtiyacınız olan besin öğelerini almış olursunuz.
•Kızartılarak hazırlanmış besinlerden ve kolesterol içeriği yüksek besinlerin tüketiminden kaçının.
•Füme ve tuzlanmış gıdaları azaltın. Tuz yerine limon suyu, sarımsak, biber gibi lezzet vericilerle yemeğinizi lezzetlendirin.
•Taze sebze ve meyve, tam tahıl ürünleri, esmer pirinç, kepekli makarna gibi besinleri tüketerek posa alımınızı artırın. Posa bakımından zengin bir diyet sağlıklı olmanıza yardımcıdır.
•Tatlı, içecek, bisküvi gibi kalori ve yağ içeriği yüksek besinler yerine meyve alternatifini seçin.
•Kilonuzu ideal aralıkta tutmaya çalışın.
•Düzenli egzersiz yapın. Haftanın iki-üç günü egzersiz yapmak sizi daha sağlıklı kılacaktır.
       Tercih sizin.Onu bu hale getirmek istemezsiniz değil mi
?